Главная Случайная страница


Полезное:

Как сделать разговор полезным и приятным Как сделать объемную звезду своими руками Как сделать то, что делать не хочется? Как сделать погремушку Как сделать так чтобы женщины сами знакомились с вами Как сделать идею коммерческой Как сделать хорошую растяжку ног? Как сделать наш разум здоровым? Как сделать, чтобы люди обманывали меньше Вопрос 4. Как сделать так, чтобы вас уважали и ценили? Как сделать лучше себе и другим людям Как сделать свидание интересным?


Категории:

АрхитектураАстрономияБиологияГеографияГеологияИнформатикаИскусствоИсторияКулинарияКультураМаркетингМатематикаМедицинаМенеджментОхрана трудаПравоПроизводствоПсихологияРелигияСоциологияСпортТехникаФизикаФилософияХимияЭкологияЭкономикаЭлектроника






Hayret dolu tebessümler





"1979 yılının bir güz ayında, Adana'ya gitmek üzere Kayseri' den otobüse binmiştim. Kaptan; 'Şarkı ve türkü söylemek isteyen varsa, buyursun mikrofona gelsin, yolumuz uzun, hem vakit geçer, hem de bizleri eğlendirmiş olur' deyince, ben bunu fırsat bilerek ayağa fırladım. Bu vesileyle, belki davamı yolcula­ra anlatabilecektim. Sesim güzelolduğu için, söylediğim şarkılar yolcuları cezbetmişti. Otobüsdekilerle aramda iyi bir diyalog kurulduğunu hissedince sohbete başladım. 'Vatandaşlarım' de­dim. 'içinizde huzurlu ve mutlu olan var mı?' Bu soru sanki top

güllesi gibi düşmüştü ortaya... Herkeste hayret uyandırımştı.

Devam ettim: 'içinizde hayatını garantiye almış olan var mı?'

'Peki' dedim. 'Her türlü ihtiyacımı karşıladım, hiçbir ihtiyacım kalmadı diyen var mı?' Hayret dolu tebessümler devam ediyordu. İlave ettim: 'Kardeşlerim elbette bunlar mümkün değil, çünkü bu türlü ıztırapları ortadan kaldırabilecek bir rejimle idare edilmekten mahrumuz: Yolcuların nefretini uyandırmadan, onların anlayacağ; lisanla komünizmi anlatmaya başladım. Tam iki saat konuşmamı sürdürdüm. Herkes bana hayran kalmıştı.

Ama bir genç adeta yerinde duramıyor, itirazlarını belirtmek için fırsat aradığı her halinden belli oluyordu. _

"Otobüs, Toros dağlarını tırmanırken lastik patlayınca, genç beni yakaladı. Gayet mütevazi bir tavırla, 'Sizi tebrik ederim'

dedi. 'Konuşmanızla bizleri ihya ettiniz. Kendinizi gayet mükemmel yetiştirmişsiniz. Benim sizden istifade edeceğim çok

meseleler olacak. Mesela; insan nedir sizce?'

"Hiç beklemediğim böylesine bir soru karşısında adeta aptallaşnuştım. Gerçekten, sıradan bir komünistin hayatını, herhangibir Marksist eserin muhtevasını ve komünist ülkelerin tarihi seyrini sanki harf harf bildiğim halde, nedense böyle şeyler aklıma gelmemişti. Kendimi tanımayı unutmuştum. Aynı soruyu ben sordum kendisine: 'Peki sizce nedir?' Karşımdaki nurani simalı genç, beni istediği mevzuya çekmenin rahatlığıyla olacak ki, gülerek devam etti: 'Bu bir çırpıda izah edilecek bir mevzu değildir. Eğer arzu ederseniz, cebimde ufak bir eser var, bu

mevzuu oradan okuyalım:

"Tenha bir köşeye çekilmiştik. Bana bütün gayretiyle Allah inancını anlatmak istiyordu. Bazı sorular sorunca, mükemmel cevaplar almıştım. Sıradan bir insan olmadığını anlamıştım

gencin. Nihayet yıllar sonra dişime göre bir fikiradamı bulmuştum. Üstelik, komünizm felsefesini benim kadar iyi biliyordu.

Tartışmamız, Adana garajına kadar sürdü. Hayran kalmıştım.

Genç arkadaşımın yolu bitmemişti. Tuttum kolundan, 'Mümkün değil seni bırakmam' dedim. 'Meseleleri bir neticeye bağlamalıyız. Zihnim allak bullak oldu. Soracağım çok şeyler var. Bugün mutlaka burada kalmalısınız' Genç; 'Bir şartla kalırım' dedi. 'Benim misafirim olmak kaydıyla: Anlaşmıştık. Birlikte arkadaşının.evine gittik. Genç öğretmen, eline aldığı kitaplarla

bütün sorularımı bir bir cevaplayarak yarım asırlık davamı ve fikirlerimi yıkmıştı. Sabah ezanına kadar devam ettik. Benim dünyam değişmişti. Yıllardır iftiharla taşıdığım fikirler, ancak birkaç saat dayanabilmişti. Önümde yepyeni ve nurlu ufuklar vardı artık.",

"Namaza birlikte durduk. Bu, hayatımda kıldığım ilk namazdı. Aman ya Rabbi! O ne büyük haz, o ne büyük lezzetti! Na­maz boyunca sessiz sedasız ağlamıştun. Risale-i Nur, elini kalbi­me uzatarak kir ve küfür namına ne varsa hepsini söküp almış­tı. Bizlere, artık yıktıklarımızı yapabilme çabası ve endişesi düş­müştü.

Date: 2015-10-18; view: 307; Нарушение авторских прав; Помощь в написании работы --> СЮДА...



mydocx.ru - 2015-2024 year. (0.007 sec.) Все материалы представленные на сайте исключительно с целью ознакомления читателями и не преследуют коммерческих целей или нарушение авторских прав - Пожаловаться на публикацию